Edremit Güncel Bilgi ve Haber Sitesi

Uluslararası durum ve ABD'nin Avrupa'daki askeri varlığını azaltma yönündeki açık niyeti, Ankara için eşsiz bir fırsat yaratıyor.

2010'ların başında, Fransa, Almanya, Birleşik Krallık ve diğer AB ülkelerinin liderlerinin Türkiye ile aynı masada oturup Avrupa güvenlik mimarisini tartışması düşünülmesi bile imkansız görünürdü. Hele ki, Ankara'nın Avrupa'nın savunma özerkliğini garanti edebilecek potansiyel bir aktör olarak ortaya çıkması.

Ancak zamanlar değişti ve uluslararası konjonktür ile ABD'nin Avrupa'daki askeri etkisini azaltma niyeti, Türkiye'nin sadece Avrupa "salonlarına" geri dönmesi değil, NATO ve Avrupa'da başrol oynaması için mükemmel bir fırsat sundu. Bu durum, Yunan çıkarları ve ülkenin savunma sanayisi için pek de olumlu bir gelişme sayılmıyor; zira savunma sanayimiz, uluslararası gelişmelerin hızına ayak uydurmakta zorlanıyor.

Aynı zamanda, üst düzeyde alınan Avrupa savunmasıyla ilgili inisiyatiflerin, ulusal silahlanma programlarıyla uyumlu olması gerektiği belirtiliyor. Bu durum, Yunanistan'ın silahlı kuvvetleri için uzun vadeli planlamada değişikliklere neden olabilir. Ayrıca, 12 yıllık planın sunum tarihi hala belirlenmiş değil ve hava savunması gibi yapısal oluşumların kurulması da bekleniyor.

İlginizi Çekebilir

Dünyanın en büyük ikinci rezervi Türkiye’de

Türkiye ile İngiltere arasında Suriye konulu istişare gerçekleşti

Türkiye, akreditasyon alanında bir yılda beş sıra yükseldi

UKRAYNA ÜZERİNDEN BİR "SIZMA"

Avrupalılar, Trump'ın tehditlerine ve Ukrayna savaşının açık yarasına çözüm ararken, Ankara, bölgedeki en büyük bölgesel güç olduğunu vurgulayan stratejik hedefini ilerletiyor.

Son on yılda Ankara, Afrika kıtasındaki varlığını sağlamlaştırarak Somali, Sudan ve Libya'ya üsler kurdu, askeri güçler gönderdi. Ayrıca, Suriye'deki gelişmeler, Esad rejiminin devrilmesi ve Ahmed el-Şara'nın zaferiyle Orta Doğu'daki Türk etkisini artırdı.

Diğer taraftan, Rusya-Ukrayna savaşında arabuluculuk rolü üstlenmeye çalışan Türkiye, Putin ile Trump arasında bir görüşme için girişimde bulunarak, ABD'nin Avrupa'nın doğu sınırlarından "çekilme" hazırlıklarını karşılamaya hazır olduğunu belirtiyor.

Avrupa, savunma açısından ayakları üzerinde durmakta zorlanırken, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "sadece Türkiye'nin, AB'yi ekonomik, savunma ve siyasi çıkmazlardan kurtarabileceğini" açıkça belirtiyor.

"SALDIRGAN" PENETRASYON

Hakan Fidan'ın, İngiltere Başbakanı Keir Starmer tarafından Ukrayna için düzenlenen olağanüstü zirveye katılması, Türkiye'nin savunma sanayisi ile Avrupa savunmasında liderlik rolü üstlenme çabalarını yansıtıyor.

Baykar, ünlü Bayraktar, Akinci, Kizilelma gibi insansız hava araçlarını üreten şirket, İtalyan Piaggio Aerospace'in satın alımını gerçekleştirerek ve Leonardo ile potansiyel bir anlaşma yaparak Avrupa savunma pazarındaki gücünü artırıyor. Türkiye, Polonya, Ukrayna, Romanya, Arnavutluk ve Litvanya'ya drone satışı yaparken, kendi yerli eğitim uçağı Hurjet'i İspanya Hava Kuvvetleri'ne ihraç etmeye hazırlanıyor. Ayrıca, Almanya ile ortaklaşa 155 mm'lik cephane üretimi için büyük bir uluslararası talebi karşılamayı hedefliyor.

Türkiye, savunma teknolojisi ihracatına getirilen yaptırımları aşmak için satın almalar ve işbirlikleri yoluyla önemli bir ilerleme kaydediyor.

KARANLIK TABLO

Öte yandan, Yunan savunma sanayisi dağılmış durumda. Bazı önemli girişimler olsa da, yerli üretim, Yunan silahlı kuvvetlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli olmuyor.

ELBO tekrar belirsizlik içinde ve EAS, Çek CSG ile ortaklık kurma kararını beklerken, yatırım yapılabilmesi için ikinci bir hukuki kararı bekliyor. EAB, Yunanistan'ın F-16 Viper, C-130 ve P-3 gibi programları için sınırlı kaynaklarla çalışmaya devam ediyor.