Elleri ve ayakları sırtına yapışık doğdu: Ayrımcılığa uğradım ama pes etmedim

Elleri ve ayakları sırtına yapışık şekilde dünyaya gelen, 12 yaşına kadar evden tek başına çıkamayan cam kemik hastası Çağla Pektaş, azmiyle aştığı engellerin ardından Türkiye'nin 81 ilini otostopla gezdi, verdiği konferanslar, yazdığı çocuk kitapları ve sosyal medya paylaşımlarıyla engelli bireylere ilham oldu.

Zorlu bir çocukluk dönemi geçiren ve annesinin 5. kattaki evinden sırtında okula taşıyarak ilk ve ortaöğretimini tamamlayan Pektaş, yaşadığı ayrımcılığa ve dışlanmalara rağmen pes etmeyerek lise ve üniversite eğitimini tamamladı.

Haberin Devamı

Pektaş, ailesinden izinsiz başladığı seyahatlerle Türkiye'nin 81 ilini dolaşıp yolculuklarını sosyal medya hesaplarından paylaşarak büyük beğeni topladı.

Eğitim hayatının ardından bir yandan gazetede köşe yazarlığı yapmaya başlayan, diğer yandan motivasyon konuşmalarıyla binlerce insana ilham veren Pektaş, son olarak kaleme aldığı "Minnoş ve Arkadaşlarının Park Macerası" adlı kitabıyla da çocuklara engelli bireylerin yaşamını anlatarak örnek olmaya devam ediyor.

Sosyal medyada "Minnoş gezgin" olarak bilinen Pektaş, yaşamını AA muhabirine anlattı.

Cam kemik hastası olarak dünyaya geldiğini belirten Pektaş, "Ellerim ve ayaklarım sırtıma yapışık şekilde doğdu. 40 günlük bebekken ameliyatla doktorlar ellerimi ve ayaklarımı sırtımdan ayırdı. 12 yaşıma kadar hiçbir şekilde evden tek başıma çıkmadım. Annem sırtında taşıyarak beni okula getirip götürdü. Bu şekilde eğitim hayatıma başladım. Hiç pes etmeden devam ettim." diye konuştu.

Haberin Devamı

"DIŞ GÖRÜNÜŞÜMDEN AYRIMCILIĞA UĞRADIM AMA PES ETMEDİM"

Pektaş, özellikle okul hayatı boyunca çok zorlandığını, insanların "farklılığını" kabul etmekte zorlandığını söyledi.

Yaşadığı zorlukların hayatındaki en büyük engel olduğuna vurgu yapan Pektaş, "Okul hayatımda arkadaşlarım tarafından maalesef ki dış görünüşümden, boyumdan, kilomdan dolayı ayrımcılığa uğradım ama pes etmedim. Bugünlere kadar geldim. Hayallerimin peşinden koşuyorum. Çok fazla dışlandım çünkü onlardan farklıydım. Koşamıyordum, oynayamıyordum, onlarla yaramazlık yapamıyordum." ifadelerini kullandı.

Çağla Pektaş, ailesinden gizli başladığı Türkiye turunu, şu sözlerle anlattı:

"Ailemden gizli İstanbul'dan Düzce'ye gittim. Düzce'de 3 günlük kamp yaptım. Eve geldiğimde ailemin bana kızacağını düşünürken annemin beni karşısına alıp, 'Seninle gurur duyuyorum. Artık sen hayallerini yaşayan bir genç kızsın.' demesiyle Türkiye'mizin 81 ilini trenle, otostopla, uçakla tek başıma gezdim. Hastalığıma rağmen bunları başarmak benim için çok farklı ve çok güzel duygu. Sosyal medyada 'Minnoş gezgin' olarak biliniyorum. Herkese ilham olmak ve engelleri aşmak istiyorum."

Türkiye turunu tamamladıktan sonra bir gazetede köşe yazıları kaleme almaya başladığını aktaran Pektaş, bir yandan da özellikle eğitim kurumlarında motivasyon konuşmaları verdiğini dile getirdi.

Son olarak yazdığı "Minnoş ve Arkadaşlarının Park Macerası" adlı kitabın kendisi için öneminden de bahseden Pektaş, "Kitabım engelli çocuklarla normal çocukların dostluğunu anlatıyor. Açıkçası beni anlatıyor. Engelleri aşıp dost olabilmek için hiçbir engel yok aslında." şeklinde konuştu.